Monarşi Nedir?
Monarşi, bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Saltanatın bir başka adıdır. Monarşi yönetiminde seçim dışı yöntemler kullanılır. Bu hükümdar, Türkçe’de kral, imparator, şah, padişah, prens, emir, kağan, hakan gibi çeşitli adlar alabilir.
Monarşi nedir, Monarşi ne demek gibi sorulara günlük hayatınızda denk gelebilirsiniz.
Monarşiyi diğer yönetim biçimlerinden ayıran en önemli özellik, devlet başkanının bu yetkiyi hayatı boyunca elinde bulundurmasıdır. Hükümdar öldükten sonra onun soyundan biri gelir (oğlu, kardeşi gibi). Monarşide yetki genellikle babadan oğula geçer. Cumhuriyetlerde ise devlet başkanı seçimle işbaşına gelir.
Monarşi Nedir:
“Monarşi” sözcüğü dilimize Fransızca Monarchie kelimesinden gelir. Cezalandırma ve bağışlama yetkileri sadece hükümdarın elindedir. Otoritenin bir kralın veya bir imparatorun elinde olduğu yönetim türüdür.
Söz gelimi günümüzde Hollanda, Danimarka, Birleşik Krallık, İspanya, İsveç ve Belçika’da bugünkü durum böyledir.
Monarşinin özellikleri nelerdir?
Monarşinin Özellikleri:
- Monarşi bir yönetim biçimidir.
- Yönetimdeki yetki babadan oğula geçer.
- Yöneticilere padişah, kral, şah, prens gibi isimler verilir.
- Yönetici hayatı boyunca ülkeyi yönetmeye devam eder.
- Bir saltanat çeşididir.
- Karar verme yetkisi tek bir kişinin elindedir.
Monarşi Yönetimi Nedir?
Monarşi, En yüksek güç ya da iktidarın tek bir kişide toplandığı yönetim tarzı, devlet modeli anlamına gelir. Monarşi Yönetimi, devlet başkanının yönetme yetkisini hayatı boyunca elinde bulundurdığu yönetim şeklidir.
İktidarın, tüm yönetim yetkilerinin kendisinde toplandığı bu kişi, yani monark iktidarı fetih, seçim, hile yoluyla ya da babadan miras almış olabilir. Monarkın iktidarı, Avrupafeodalizminde olduğu gibi, yerel soyluların gücüyle sınırlanmış ya da dengelenmiş olabilirken, 15, ve 18. yüzyıllar İngiltere ve Fransa’sında olduğu gibi, mutlak da olabilir.
Monarşinin aşka bir anlamı da Otoritenin bir kralın veya bir imparatorun elinde olduğu yönetim türü. Yunanca “monos“, yalnız ve “arkhein“, buyurmak anlamına gelir.
Etimolojik anlamına bakılırsa monarşi bir kişinin yönettiği bir devlet düzenidir. Gerçekte ise bu terim, iktidarın aynı ailede soydan geçme yoluyla kalması biçiminde nitelendirilebilecek bir yönetim biçimini tanımlar.
Monarşinin Tarihçesi
Avrupa’da 15. yüzyıldan itibaren derebeyliklerinin birleşerek tek yönetim altında toplanması sonucu mutlakıyet anlayışı oluştu. 15. yüzyıldan itibaren yeni coğrafi bölgelerin ve ticaret yollarının keşfi ile Avrupa ekonomisinin büyük bir değişime uğraması, yönetimsel açıdan da büyük değişimlere sebebiyet verdi. Madeni eşyaların önem kazanması ile altın, bakır ve gümüş gibi değerli madenlere önem veren merkantilist ekonomi politikası benimsendi.
15.yüzyıldan itibaren Avrupa’da söz sahibi olan İspanya Krallığı ile Osmanlı Devleti’nin yerini İngiltere ile Fransa aldı. Otuz Yıl Savaşları’nın ardından kazanılan zafer ile birlikte Fransa kralları tam anlamı ile mutlakıyeti sağladı. Bu gelişmenin sonucu Fransa’da papalık makamından bağımsız olarak kilise açıldı.
17.yüzyılın bitimi ve aydınlanma çağının başlangıcı ile mutlakıyet anlayışı düşüşe geçti. Rönesans ve reform hareketlerinin Avrupa insanına getirdiği yeni özgürlükler doğrultusunda mutlakıyete karşı başkaldırılar kendini gösterdi. 1789 Fransız İhtilali ile başlayan bu gelişmeler sonucu mutlakıyet anlayışı farklı eğilimlere yöneldi ve bazı ülkelerde kralların yetkileri kısıtlandı.