Osmanlı Devleti’nin Balkanlarda kazandığı ilk toprak parçası, 1362 yılında I. Murad döneminde Edirne’nin batısındaki Çimpe Kalesi‘ni ele geçirmesiyle başladı. Bu başarı, Osmanlıların Balkanlar’da toprak kazanma sürecinin ilk adımıydı. Çimpe Kalesi, Osmanlı Devleti’nin Balkanlar’da genişlemesinin ilk adımı olmuş ve bu bölgedeki Osmanlı kontrolü 1389 yılında Kosova Savaşı’na kadar devam etmiştir. Osmanlılar, Çimpe Kalesi’nin ele geçirilmesinden sonra Balkanlar’da genişlemeye devam ederek, yerel halkın desteğini alarak sınırlarını genişletmişlerdir.
Bizans İmparatoru öldükten sonra oğlu ve veziri arasında taht kavgaları ortaya çıkmıştı. Ayrıca Bizans, bir taraftan da Venedik, Ceneviz, Sırp ve Bulgar saldırılarını önlemeye çalışıyordu. Bu nedenle de Orhan Gazi’den yardım istedi. Bunun üzerine Orhan Gazi, yardım için oğlu Süleyman Paşa’yı gönderdi.
Çoğu tarihçi bu yardımdan dolayı Bizans’ın Çimpe Kalesini Süleyman Paşaya hediye ettiğini söylemektedir. Süleyman Paşa, Çimpe Kalesin’den sonra Balkanlarda ilerleyerek Gelibolu, Çorlu, Lüleburgaz, Tekirdağ, Malkara ve Keşanı feth etti. Ve buralarda “iskan siyaseti (politikası)” uyguladı.
Bu yoğun ve başarılı fetih döneminden dolayı Süleyman Paşa’ya “Rumeli Fatihi” denilmiştir.
İskan Siyaseti (Politikası): İskan , insanların bir bölgede yaşamak için yerleşmesi anlamına gelmektedir. Osmanlı devleti fethettiği toprakları türkleştirmek adına iskan politikası uygulayarak, kendi ülkesindeki Türkleri yeni fethettiği bölgelere yerleştirmiştir.
Ayrıca iskan politikasıyla birbirine ve devlete düşman olan toplulukların, düzeni bozmaya yönelik hareket eden toplulukların sürgün edilmesi sağlanmıştır. Kıbrıs, Osmanlı devleti döneminde bir sürgün bölgesi idi.
Çimpe Kalesi’nin Alınmasının Önemi ve Sonuçları:
- Türkler Rumeli’de (Balkanlarda) ilk kez toprak sahibi oldu.
- Çimpe Kalesi, daha sonra Rumeli’de yapılacak fetihler için askeri üs olarak kullanıldı.
- Kale Gelibolu’da olup, hem Çanakkale Boğazı’nı hem de Saros Körfezi’ni görmektedir.